kore neden cin aşısı almıyor

Güney Kore hükümetinin geçen yılki virüsü erken teşhisi, mücadelesi ve karantina sürecindeki başarısına rağmen, aşılamada sınıfta kaldı denilebilir. Korelilerin yüzde 49’unun aşılamada hükümeti başarısız bulduğunu ve  aşılamanın yeterince hızlı ilerlemediğini söylemiş. Kore’nin Aşılama Oranları Neden Düşük? yazımız için linki tıklayabilirsiniz.

Daha önce de söylediğim gibi Kore hükümetinin “aşının etkisini bekle ve gör” ve özellikle bazı aşılara karşı güvensiz tutumu aşılama sürecini nispeten yavaşlattı. Kore hükümetinin bu yılın Kasım ayına kadar toplam nüfus için yüzde 70’ini aşılama planı var ama şimdiye kadar Güney Kore (51 milyon) nüfusun yalnızca yaklaşık yüzde 5’ini veya 2,5 milyonu aşılanmış.

Aslında Kore’de aşılamanın yavaş gitme sebebi, ABD aşısında ısrar etmesi. Karşılıklı çıkar yüzünden Kore aşı tedariği için Amerika’yı bekliyor. Kaz gelecek yerden tavuğu esirgemiyor. Çünkü aşıya karşılık yarı iletken pazar ve tedarik zincirlerini çeşitlendirmek için ABD’den aşı almak daha karlı.

Güney Kore hükümeti, geçen hafta 40 milyon doz daha satın almak için sadık müttefiki ABD’li Pfizer Inc. ile bir anlaşma imzaladı.

Türkiye de dahil çoğu Asya ve Ortadoğu ülkesi Çin’den aşı alırken Güney Kore hükümeti neden yanı başındaki komşusu Çin’den Çin yapımı aşı siparişi vermedi? Bu sorunun cevabı; Kore’nin kendi insiyatifinin dışında (ABD-Çin-Kore) politik ve büyük hesaplara bağlı basitçe geçiştirilmeyecek cevap içerir.

Kore hükümeti, Çin aşılarının uzun süredir dünyanın birçok ülkesinde mevcut olmasına ve büyük ölçüde kanıtlanmış olmasına rağmen, Çin şirketleri tarafından yapılan COVID-19 aşılarının uygulanmasını onaylamadı. Çin aşılarına olan güvensizliği hiç değişmedi. Kore’ye dışarıdan gelenlere de Çin aşısı olduysanız biz onu kabul etmiyoruz, karantinaya devam edeceksiniz diyor.

 Trump Kore’deki ABD askerleri için Kore’nin ödeyeceği parayı 5 katına çıkarıyorum, işinize gelirse dedi. Yani 5 milyar dolar ödeyin deyince Kore ABD seçimlerine kadar bekle gör dedi. Seçimden önce rengini belli etti. Trump’ın gitmesi için çok dua etti. Seçimden sonra da ABD’nin yeni başkanı Biden’a, dengelere ve çıkarlarına göre pozisyon aldı. Askeri harcamalar için yüzde 13,9’da anlaştırlar. Yani o pazarlıktan 4 milyar kazandı ama Biden’ın yaptığı bu kıyağa karşılık aşı veya diğer konularda Amerika ne derse eyvallah sözünü vermiş olabilir. 

Neyse geldiğimiz son aşamada Güney Kore hükümetinin aşıya ilişkin mevcut tutumu ve politikası, Çin aşılarından ziyade ABD aşılarını desteklediğini gösterdi. Moon Jae-in hükümeti Koreliler için en doğru seçimin ve en güvenilir aşının kaynağının  müttefiki ABD olduğuna halkın inanmasını istiyor.

Amerika ve Rusya gibi bazı ülkeler kendi ürünlerini pazarlamak için Çin’den alınan aşının etkili olmadığını söylese de Türkiye’nin Çin’den almasını, esnaf ifadesiyle ucuza kapatmasını ve aşılama oranlarında da çoğu  gelişmiş ülkeleri geride bırakmasını doğru ve yerinde bir hamle olarak görüyorum.

Güney Kore, Çin aşısı konusunda menfaatin ağır bastığı ABD’den yana taraf aldı. Kore ABD ve Çin arasında bir seçim yapması gerektiğinde Amerika’yı tercih ediyor. Kore için tercih ve öncelik kazın nereden geleceği. Ama Kore hükümeti menfaatin ötesinde halkı için daha cesur adımları gönülsüz de olsa atmalı. 

Sonuç olarak, COVID-19 aşıları ülkeler arasında politik pazarlık malzemesi olduğu ortada. Büyük devletler arasındaki siyasi hesaplaşmadan zarar gören muzdarip olan halk ve sıradan Koreliler. Konuyla alakasız gibi görünse de Kuzey Kore’yle barış sürecindeki başarısızlığı da buna bağlayabilirsiniz.

Aşının gecikmesinden dolayı ölen masum halkın suçu ne?