Binlerce kilometrelik özel bisiklet yolu ile Güney Kore, bu alanda da dünyanın en gelişmiş bisiklet altyapılarından birine sahip. Ülkenin bir ucundan diğer ucuna bisikletle gidebiliyorsunuz. Bu başarının altında da çok eskiye dayanan bir tecrübe veya her yıl yenileri eklenen bisiklet yolları, yatırımlar, yarışmalar, organizasyonlar ve teşvikleri görebilirsiniz.

Uzakdoğu Asya ülkelerinde bisiklet kullanımı yaygın. Güney Kore’deki bisiklet kullanımı Çin kadar yaygın olmasa da çoğu ülkelere göre ileridedir. 1906 yılında ülkenin ilk bisiklet yarışı Seul’da gerçekleştirilmiş. Bugünkü KİA otomobil markası 1944 yılında bisiklet parçası üretimi, akabinde de her şeyiyle yerli bisiklet üretimi yapımıyla bugünlere gelmiş.

Eski Devlet Başkan Lee Myung-bak, Seul’da yaşayanların bisikletle kesintisiz olarak tüm ülkeyi gezebileceği bir bisiklet yolu projesinin mimarıdır. Şuan yolsuzluktan dolayı içeride olsa da ülkedeki bisiklet ulaşımına katkısı büyüktür.

Refah seviyesi ve teknolojik yönden zirve olan Korelilerin bisiklet tutkusu başarılı ve sağlıklı olmalarında bir etken olarak görülebilir. Burada zengin, yönetici veya profesörü bisikletle işe giderken görmek gayet normal.

Bazı insanlar evinden metro durağına kadar bisikletiyle gidiyor bisikletini orada kilitliyor, akşam iş çıkışı da metro çıkışından biniyor hiç trafiğe takılmadan evine gidiyor. 2014 yılında Seul belediyesi tarafından başlatılan bisiklet kiralama uygulaması ile bisiklet kullanımı daha da yaygınlaştı. Çünkü kredi kartı, T-Money ile dokunmatik kiralanabiliyor. Şehrin bir ucundan kiraladığı bisikleti istediği herhangi başka istasyonuna bırakabiliyor.

Bir  saatlik kiralama ücreti 1000 Won, ama kullanıcı 3,000 won (depozito 2.000 won) ödüyor. Bisikleti teslim ederken kalan süreye göre depozitodan düşüyor veya fazlasını iade ediyor. Ayrıntılı bilgi için bağlantıyı tıklayabilirsiniz. Seul’da geçen ay 141.900 kişi bisiklet kiralamış. Seul’da 1200 yerde bisiklet kiralama istasyonu var. Şu an sistemde 16000 tane kiralık bisiklet var.

Ayrıca  Discover Seoul Pass kart kolaylığıyla Incheon Uluslararası Havaalanı – Seul Tren İstasyonu (AREX) biniş kartı, bir günlük şehir turu otobüs biniş kartı ve Seul bisikletlerini kiralamak için için 24 saatlik bir kupon alabiliyorsunuz.  Yabancılar için hazırlanan bu Seoul kartın 39 saatlik ücreti, 39.900 KRW ve 48 saatlik geçiş 55.000 KRW, 72 saatlik geçiş ise 70.000 KRW’dan satın alınabiliyor. Ayrıntılı bilgi için bağlantıyı tıklayabilirsiniz.

Seul’daki bisiklet kullanımına yönelik sistemi ve sayısal verileri anlattıktan sonra şimdi de bisikletle ülkeyi gezmeye çıkalım. Bisiklet turuna başlamak için ülkenin en önemli nehirlerinden biri olan ve bizdeki Boğaz manzarası neyse Kore’de de Han Nehri’nin bir ucundan başlayabiliriz.

Bir bahar sabahı kiraz çiçekleriyle gelinliğe bürünmüş, Yeouido Hangang Park’taki Han Nehri bisiklet yolundan başlayıp, irili ufaklı nehirler boyunca ve yeşillikler içinde devam edelim ve ülkenin alt ucunda Busan’da son verelim. Ülkenin önemli  bisiklet yollarını izah edecek olursak;

Seul’daki Yeouido Hangang Park‘ta bisiklet yolu şehir dışına çıkıyor ve Han Nehri boyunca iki şeritli bir bisiklet “otoyol” haline geliyor ve şehrin manzarasının ve içinden geçtiği farklı ortamların muhteşem manzaralarını seyrediyor. Bisiklet yolları köylerden geçmiyor, çoğunlukla nehri kıyısı ve müthiş yeşil manzarasını görebiliyorsunuz.

Nakdong Nehri: Yaklaşık 393 kilometre  kadar uzanan bu yol, Daegu üzerinden Busan’ın güneyindeki Andong’da sona erer. Nakdong Nehri bisiklet yolu Kore’deki tüm bitişik nehir yollarının en uzundur. Tamamlanması dört veya beş gün sürer.

Geum Nehri: Geum Nehri bisiklet yolu Daejeon’da başlayan ve Sejong Şehri’nden geçen 146 kilometrelik nispeten kolay bir kilometre. Bu bisiklet yolu Türkiye’de de haberlere konu olmuştur. Daejeon’dan Sejong’a bağlanan ve otobanın ortasından geçen bu bisiklet yolunun 32 Km’lik kısmı bisiklet tutkunları güneşe maruz kalmasın diye güneş panelleriyle örtülerek gölgelik yapılmış bir taraftan da güneş enerjisi üretiliyor.

Yeongsan Nehri: Jeollanam Eyaleti’ndeki Yeongsan Nehri boyunca 133 kilometre  yayılan Yeongsan Nehri bisiklet yolu, Mongtandaegyo Köprüsü’nü geçmeden önce Hampyeong, Naju ve Muan üzerinden devam ediyor. Yol daha sonra Bisiklet Yolu olarak da bilinen 10 kilometre uzunluğundaki banka boyunca uzanır ve Mokpo’daki Yeongsan Nehri’nin haliç kıyısında sona erer. Güzergâhın tamamlanması yaklaşık iki gün sürüyor.

Jeju Adası Bisiklet Yolu: Eğer planınızda Güney Kore’nin en büyük adası Jeju Adası’nda da bisiklet turu planınız varsa; deniz manzaralı ve muhteşem volkanik manzaraları ve bitmemiş mandalina tarlalarını keşfedebilirsiniz. Adanın bütününü çevreleyen ve yaklaşık beş gün içinde tamamlanabilen oldukça düz bir yol olan 244 kilometrelik bir alana sahip. Yolu Kore’ye düşenlere ya da Kore’de bisikletle yollara düşeceklere, ayrıntılı bilgi ve haritası için tıklayabilirsiniz.

Kore’de yerli halkın ve yabancı turistlerin bisiklet kullanımını teşvike yönelik  uygulamalar ve çalışmalar devam ediyor. Bisikletle yolculukta güvenliği artırmak için, korumalı bisiklet şeritleri oluşturmayı, uyarı tabela kullanımını artırmayı planlıyor. Tüm metro istasyonlarında bisiklet park yeri, uzun yolculuklar için dinlenme tesisleri ve duşlar, halka açık bisiklet paylaşımının genişletilmesi ve şehir içlerinde de bisiklet yollarının genişletilmesi gibi çeşitli hedefleri bulunmaktadır.

Koreli yaşlılar sağlıklı ve turp gibi  diyebiliriz. 15-20 yıl kadar önce hükümet, televizyondan halka seslenerek ‘çıkıp dışarıda yürüyün, çok sağlıklı’ demiş. O gün bugündür,  bu teyze ve amcalar her gün dışarıdalar. Bizim 60 yaş üzerindeki amca ve teyzeler oflaya puflaya merdiven  veya yokuş yukarı yürümeye çalışırken, 70 yaşlarındaki Koreli teyzeler ve amcalar bisikletle ya da koşarak yanınızda geçtiğine çok şahit olursunuz.

Yazıyı bitirmeden önce biraz bizim kültürümüzdeki bisikletten bahsetsek. Türkiye’de ne yazık ki bisiklet kullanma oranı sadece % 5 gibi  çok düşük bir orana sahip. Bu oranın % 20’lere çıkması ilk önce için bisiklet çocuklara  bir karne hediyesi, yoksul insanlar için bir ulaşım aracı  olduğu düşüncesinden sıyrılmamız lazım. Hadi diyelim bundan sıyrıldık, altyapı ve bisiklet yollarının gelişmemiş olması, bisiklet  hırsızlığı,  bisiklet kullananların trafikte birçok zorlukla karşılaşması ve ölümcül kazalar atlatmasının önüne geçilmedikçe bu oran pek artacağa benzemiyor.

Sonuç olarak; ülkeniz ne kadar gelişse de bisiklet günümüzde ve ilerleyen zamanlarda gün içerisinde bir çok alanda vazgeçilmez bir ulaşım aracı olduğunu Koreliler, Çinliler  ve Japonlar bize gösteriyor. Bisiklet kullanımını yaygınlaştırmak için karınca kararınca bazı girişimlerde bulunmalıyız, bulunduğumuz yerlerdeki belediyelerin plan ve hedeflerinde bisikletin yer alması için kamuoyu oluşturmak lazım. Ben de bu yazıyı çorbada tuzumuz olur mu düşüncesiyle kaleme aldım.

Unutmayalım sadece karne hediyesi olarak alınan bir bisikletle vazifemizi tamamlamış olmuyoruz. Bugün olmasa da yarın bir gün, yeni nesil bunun hesabını bize sorar. Osmanlı Padişahı I.Murat “Attan inmeyesüz!” demişse bunu günümüz ifadesiyle “Bisikletten inmeyesüz! yapmak gerekmez mi?

Gelecek hafta Pazartesi yeni yazıda buluşmak dileğiyle..!