Kore’yi tanımaya ve doğru tanıtmaya devam sloganıyla başladığımız yazıların bu haftaki konusu Kore’de gezilecek yerler ve Kore’nin geleneksel yemekleri. Kore’yi tanıtan buna benzer konu veya başlıkta çok kapsamlı yazılar okumuşsunuzdur. Ama ben yine de bir kere daha ele alacağım. Bazı okuyucularımız ayrıntılı bilgiye sahip olsa da  genel bir bilgi tekrarı olacak.

Mesafeden dolayı Kore’ye gelmek meşakkatli ve masraflı. Özel ilginiz veya iş bağlantılarınız varsa Kore’ye gelmek istersiniz. Yoksa Avrupa ülkeleri daha yakın ve daha cazip gelebilir. Buralara genelde iş seyahati değilse bir defa gelinir ve genelde bir veya iki haftalık bir zaman ayrılır. Bu zamanı da iyi planlamak veya değerlendirmek lazım.

En güzeli bir rehber eşliğinde veya önceden güzel bir planlama yapmak. Böylece dolu dolu ve her anı verimli bir gezi olur geçer. Bir tur şirketiyse de önceden gün gün, saat saat konuşmak lazım. Genelde de bu tür durumları yaşayanların acemiliğine denk geliyor ama iş işten de geçiyor. İkinci kez gidince bu tecrübe işe yarıyor. Bunu yaşamamanız için biz baştan uyaralım. Türkiye’deki ‘her şey dahil’ paket program ve kampanyalarına aldanmayın, yoksa girişte başlar hayal kırıklıklarınız ve gidene kadar da devam eder.

Bu mesele sanırım anlaşılmıştır. Daha fazla uzatmadan asıl konumuza geçelim. Kore’ye gelmeden önce hangi ay veya hangi mevsimde gelmek gerekli onu iyi bilmek lazım. Yoksa günlerce bardaktan boşanırcasına yağmurun yağdığı ters bir zamanda gelirseniz dışarıda çok gezme şansınız olmaz. Ülkede mart ve temmuz ayı en yağışlı ay diyebiliriz.  Mart ve Temmuz tercih edilmemeli. Buraya yağışların olmadığı iki zaman diliminde gelinebilir. Birincisi yağmurların olmadığı ve çiçeklerin açtığı ilk bahar, yani nisanda ikincisi de yine yağmursuz günlerin olduğu, yaprakların sarardığı ve rengarenk olduğu son baharda, yani Ekim ayında gelmek daha isabetli olabilir.

Bunun dışında planlamanızı  yaparken kalacağınız gün sayısına göre ayarlamalısınız. Örneğin, kısa süreli bir programda Seul ve yakın çevresi olur, uzun bir zaman dilimiyse daha fazla şehirler ve mekanlar  programa dahil edilebilir.

Öncelikle Seul’a yakın ve kesin gidilmesi gerekli olan yerlerden başlayalım. Gyeongbokgung Sarayı. Bizdeki Topkapı Sarayı diyebiliriz. Şehrin merkezinde ve geniş bir alanda. Kore’nin yakın tarihine ilginiz varsa da Kore Savaş Müzesi ikinci durağınız olabilir. Busan Şehitliği   Türkler için ayrı bir önemi ve manevi değeri var  ama Seul’a çok uzak olduğu için şehitlik gezisi, Busan programının bir parçası olabilir. Aşıklar tepesi veya bizim Çamlıca tepesi  gibi şehrin yüksek yer ve konuma sahip Namsan Kulesi de gezilebilir. Şehir merkezinde Modern binalarla yan yana gelen Bongeunsa Tapınağı da mutlaka gezilmeli. Yakın mesafeye eklenecek bir başka önemli yer ise Kore Geleneksel köyü. Burada Kore evlerine ve Kore kültürüne dair şeyleri bir arada görebilirsiniz. Son olarak gezilecek yerlere DMZ ‘yi de ekleyelim. 1953 yılından sonra silahtan arındırılmış tampon bölge de gezilebilecek yerlerden.  

Bunların dışında uzun uzun isim listesi verip sizi sıkmak istemiyorum. Amaç ve hedef kitleye göre gezilecek yerler listesi çoğaltılabilir. Fuar ve alışveriş için  Coex ve Lotte World, Kore’nin geleneksel hediyelik eşyaları satıldığı yer için Namdaemun ve İnsadong olabilir. Eğer adalarını da görmeyi planlarsanız hızlı trenle Seul’a yakın Nami adası ve uçakla uzak mesafeli  Jeju adası olabilir. Yazıda ayrıntı ve  fotoğraf paylaşmadım. Ama ilgili yerlerin internet adreslerini bağlantı olarak ekledim. İsmin üzerine tıklayıp ayrıntılı inceleyebilirsiniz. 

Burada bir şeyi daha belirterek bu konuyu tamamlayalım. Müslümanlar için hemen hemen her alışveriş merkezi veya büyük parkların olduğu yerlerde namaz için mescid ayarlanmış. Sadece Seul’da 27 mescid bulunuyor. Turistlerin kalabalık olduğu ve genel uğrak yerlerine hatta adalarından, geleneksel köylerine kadar her yerde mescid düşünülmüş. Mescidlerin olduğu mekanlar ve namaz vakitleri hakkında bilgi Seul merkez camii web sayfasında ulaşabilirsiniz.

Gelelim geleneksel menülerine veya neler yenebilir, içilebilir sorusuna. Helal hassasiyeti olanlar dikkat etmeli. Herşey yenilmediği gibi içilmiyor da. Bazı yemeklerin veya içeceklerin içeriğine veya yapılış şekline dikkat edilmeli yemeden önce sorulmalı. Ayrıca helal sertifikalı olanları mevcut. Helal restoran veya ürünler için Kore Helal sayfası incelenebilir. Lokantalardaki geleneksel Kore yemekleri fiyat olarak çok uygun diyebiliriz.

Kore sofrasının temeli fermantasyonlu yiyecekler. Kore’nin kıyı kesimlerinde deniz ürünleri tüketilirken iç kesimlerinde de et tüketimi fazla. Lokantalarda kurulu sistem var. Kendin pişir kendin ye tarzı menüler yaygın. Bizdeki barbekünün kralı var diyebiliriz. Sığır eti veya diğer etleri alıp kendin pişirip bir taraftan da yiyebilirsin. Kore mutfağı denince; bibimbap, kimbap, ramyon ddeokbokki, odeng, japchae, galbi, bulgogi ve mandu en meşhur yiyecekleri. Yemeklerinde un, yağ tuz, şeker yok ama bazı et yemeklerinde tatlı patates veya armut kullanarak eti biraz tatlandırıyorlar. Yemeklerin yanında yağsız tuzsuz pilav, yumurta ve kimçi turşusu da menünün vazgeçilmezleri.

İçeceklerine de iki satır yer verecek olsun. Yerel birasının yanında yerel gazozu ve çeşitli meyve içecekleri var. Dünyaca en meşhuru ise ginseng çayı. Düzenli kullanıldığında insanın ömrünü uzattığı ve sağlığa iyi geldiği yönünde bir inanış var. Bunların yanında kurutulmuş meyve çayları, bitki tohum ve tahıl çayları denenebilir.

Yukarıdaki gibi yemeklerin isimlerini verdim ve yine çok ayrıntıya girmedim. İsteyen linke tıklayarak ayrıntılı bilgiye bakabilir. Yüzeysel bir yazı oldu ama bu kadarla iktifa edelim.

Haftaya pazartesi yeni bir yazıda görüşmek dileğiyle esen kalın..!